Sağlık Bakanı Sn. Prof. Dr. Recep AKDAĞ’ dan OSTİM’ li tıbbi cihaz üreticilerine güzel haber…

Added Date 10.04.2013

Tıbbi cihaz üreticilerimizi sevindiren gelişmeler

 Sağlık bakanı Prof. Dr. Recep AKDAĞ, başta bu ay yürürlüğe giren ve yerli üretim payının artırılmasını da kapsayan kanun hakkında kararname olmak üzere, bakanlığımızın sürdürdüğü politikalar ve çeşitli çalışmalar hakkında bilgi vermek üzere başta medikal sanayi kümelenmesi üyeleri olmak üzere OSTİM‘ li üreticilerle bir araya geldi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Yeni düzenlemelerle ve gerçekleştirilecek atılımlarla Türkiye Orta Doğu'nun, Asya'nın, Afrika'nın bir sağlık cazibe merkezi olacak'' dedi.

Akdağ, OSTİM Yönetimi ve OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi tarafından OSTİM Seminer Salonu'nda düzenlenen Plaket Töreni'ne katıldı.

Programın açılışında konuşan OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, Sağlık Bakanlığına yerli üreticilere verilen destekten dolayı teşekkür etti. Bugün kendilerini ziyaret eden Akdağ'a sorunlarını anlattıklarını belirten Aydın, birlikte sağlık alanında çok güzel hizmet vereceklerine inandıklarını söyledi.
Bakan Akdağ da yaptığı konuşmada, ''Sağlık Sektöründeki Gelişmeler ve Sağlık Vizyonu'' başlıklı bir sunum yaptı. Sağlıkta Dönüşüm Programı hakkında bilgi veren Akdağ, bu kapsamda yapılan uygulamalarla vatandaşın sağlık hizmetine çok daha hızlı erişebildiğini, sağlık göstergelerinin beklenin çok üstüne çıktığını vurguladı.

Dünya geneline bakıldığında sağlık hizmetinin yetersiz olduğunu belirten Akdağ, Türkiye'de de 2003 yılında hem hizmet alan hem de hizmet veren açısından mağduriyet yaratan bir ses olduğunu ifade etti. Akdağ, şöyle devam etti:
''Biz geldiğimizde SSK ve devlet hastanelerinde 18 MR cihazıyla çalışıyorduk. MR cihazı üretimi yapıp, kime satacaktınız? Satacak kimse yoktu ki. Bugün, 300'e yakın hastanelerimizde MR cihazı var. Diyaliz cihazların da aynı şekilde. Yoğun bakım yatak sayısı 2002'de 869 iken 2011'de 9 bin 400. Bu yataklar, tam bir teknolojik birim, birçok cihaz bulunuyor. Az sayıda yatak olduğunda cihaz üretilse ne olacak? Biz sayıyı artırdık, ama bunlar yenilenmesi gereken malzemelerdir. Ömürleri 3-7 senedir. Cihazına göre değişir. Ayrıca teknoloji gelişir, yeni teknik özellikleri olan cihazlar yapılır. Mevcut olanlar, onlarla değiştirilir. Bu da üretilenden istifa edileceği anlamına gelir. Örneğin yanık yatağını 35'ten 367'ye çıkartılmış. Toplam bin 500 diyaliz cihazı varken sadece kamuda 4 bin 500 cihaza çıkıldı.''

''Türkiye, bir sağlık cazibe merkezi oluyor''
Türkiye'de çok ciddi bir teknoloji gelişme alanı bulunduğunu vurgulayan Akdağ, Sağlık Bakanlığının da yeniden yapılandırıldığını anlattı. Akdağ, şunları kaydetti:

''Yeniden yapılandırma kanununda, ofset uygulamalarla ve Türkiye'deki sağlık teknolojilerinin geliştirilmesiyle ilgili maddeler var. Bununla tıbbi ürün ve hizmetlerde yerli üretiminin teşvikini getiriyoruz. Serbest sağlık bölgeleri oluşturarak Türkiye'deki hizmet arzına çok daha geniş bir alan oluşturuyoruz. Türkiye, bir sağlık cazibe merkezi oluyor. Yeni, yeni başladı, ama tüm yaptığımız yeni düzenlemelerle ve gerçekleştirilecek atılımlarla Türkiye Orta Doğu'nun, Asya'nın, Afrika'nın bir sağlık cazibe merkezi olacak. Neden? Çünkü, en kaliteli hizmeti daha ucuza mal eden bir ülkeyiz de o yüzden. Bunu yapmak çok kolay değildir. Bu verimliliği gerektiren bir durumdur. Verimli bir sistem ortaya koyarsanız, insan kaynakları ve kullanımı açısından, tıbbi teknolojilerin kullanımı ve mevcudiyeti açısından, bu işi ucuza mal edersiniz.

Bugün İspanya'da bir MR çektirmek isteseniz karşılığı 250 avrodur. ABD'de MR için bin-bin 500 dolar cebinizden para çıkarken, Türkiye'de ise 80 TL'dir. Sağlık Bakanlığındaki cihazların çoğunu hizmet alımıyla aldık. Kendi insanımıza sağlık hizmetini mükemmel sunuyoruz, ama bir taraftan da Avrupa'dan ve dünyanın her yerinden gelecek hastaları karşılayacak bir alan oluşturuyoruz. Bu alan, sayıca kısıtlı olduğumuz personeli artırmamazı gerektiriyordu. Bunu yapıyoruz.
Önümüzde şehir hastaneleri, sağlık kampüsleri projeleri var. Buralarda da OSTİM gibi işini çok iyi bilen bir kuruluş mutlaka önemli yer alabilir. İş geliştirme ve iş büyütme anlayışını hedef alan bir kurum. Sağlıkla ilgili olarak burada medikal sanayi kümelenmesi oluşturulmuş durumda. Bir taraftan kanunu yaptık, mutlaka kanunun gereklerini birlikte yerine getirerek işi geliştirmeye çalışacağız. Bir taraftan da üniversitelerimize sesleniyorum, bu ortaklık anlayışına üniversitelerimiz de iştirak etsinler. Üniversitelerimizin, bu arayışı içinde olması lazım, her zaman biz onları aramayalım.''
Akdağ, gerek ilaç gerekse tıbbi malzeme açısından ürünlerin yurt dışına pazarlanabilmesi için mutlaka kümelenme çalışması gibi iş birliği içinde olunması gerektiğini vurgulayarak, ''Tek tek firmalar bu pazarlamada zayıf kalabilirler. Çünkü, dünya bu açıdan çok ciddi bir mücadele alanı'' dedi.

Peki Kasım ayı başında çıkan ve yerli üretimin destelenmesini de sağlayacak olan Yerli üretimin desteklenmesini sağlayacak madde neydi?

Tıbbî ürün ve hizmetlerin üretiminin teşvik edilmesi;


Madde 50- (1) Bakanlık, ileri teknoloji gerektirenler başta olmak üzere, ülkenin sağlık sektöründeki tıbbî cihaz, ürün, hizmet ve ilaç sanayisinin geliştirilmesine ve desteklenmesine yönelik politikaları belirler ve uygular. Bu amaçla girişimcileri yönlendirir, yerli sanayiye malî ve diğer teşvikleri uygulayabilir, yerli sanayinin teknolojik altyapı ve yeteneklerini araştırır, bunların geliştirilmesine yönelik önlemleri alır, gerektiğinde yurtdışından yerli sanayiye teknoloji transferi yapılmasını sağlar.

(2) Bakanlık ve bağlı kuruluşları, sağlık hizmeti sunumunda ihtiyaç duyulan tıbbî cihaz, ilaç ve diğer ürün ve hizmetlerin alımında mümkün olduğunca yurtiçi sanayi imkanlarından faydalanır, bu amaçla yurtiçi firmalara araştırma, geliştirme, prototip ve seri üretim faaliyetlerini yaptırır. İhtiyaç halinde yerli ve yabancı gerçek ve tüzel kişilerle alım garantili sözleşmeler yapılabilir ve yedi yıla kadar gelecek yıllara yaygın yüklenmeye girişilebilir.

(3) Sağlık hizmeti sunumunda ihtiyaç duyulan tıbbî cihaz, ilaç ve diğer ürün ve hizmetlerin yurtdışından alınması ya da bu yönde yurtdışı kaynaklı yatırım yapılması durumunda, karşılığında satıcı firmadan yerli sanayi katılımı, Ar-Ge, teknolojik işbirliği ve off-set yükümlülüğü istenmesine ilişkin hususlar Bakanlıkça düzenlenir.

OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi olarak gerçekleştirmeye çalıştığımız bölgesel kalkınma hamlesinde, Sağlık Bakanlığımızın off-set ve yerli üretim payının artırılmasına yönelik çalışmalarını mutlulukla takip ediyoruz. Çalışmaların yerli tıbbi cihaz üreticilerinin potansiyelini ortaya koyabilmesi ve kendinden beklenen katma değeri sağlaması için atılmış en büyük adım olarak görmekteyiz.