Milli Tasarım Ventilatör Üretti İhracat Taleplerine Yetişemiyor

OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi Üyesi ForAs Medikal, 1997 yılında Türkiye’de üretilmeyen ventilatör cihazı hedefiyle 4 ortak tarafından kuruldu.

Kurulduklarında Türkiye’de ilk körüklü sistem ventilatör cihazını, Türk Standartları Enstitüsü’nden (TSE) TSEK belgesi alarak ürettiklerini anlatan Genel Müdür Zübeyir Murat, ForAs’ın Türkiye’de ilk üreticisi olduğu cihaz hakkında bilgiler verdi.

Murat, şunları söyledi: “Milli bir cihazdı. Kendi tasarımımız, mekanik ağırlıklı ilk ventilatördü. O ventilatörden hala elimizde örnek olarak bulunuyor. Türkiye’de CE belgesinin zorunlu olmadığı  dönemde TSEK adlı -sonunda K olduğu zaman ilk defa alınan belgeydi bu- ilk belgeyi alarak 6-7 sene bu ürünü Türkiye’de ve yurt dışında sattık.

Daha sonra da solunum alanında ihtiyaç duyulan; nemlendirici, nemlendirici su hazneleri, maskeler, uyku apne cihazları üretimini yapmaya başladık. Tüm ürünlerimiz kendimize özgün tasarım ve marka tescilli ürünler. Ürünlerin birçoğunda Türkiye’de tek üretici konumundayız. Nemlendiricilerde tek üreticiyiz.”

10 seneden fazla kullanılan cihazları var

“Uzmanlık alanımız solunum.” diyen Zübeyir Murat, ventilatörlerin evde, yoğun bakımlarda ve ambulanslarda kullanılan olmak üzere 3’e ayrıldığını anlattı. Ventilatörlerin genel olarak; solunum desteği ve hiç solunumu olmayan hastaların akciğer görevini yapan cihazlar olduğunu kaydeden veren Murat, “Pandemide de COVID-19 virüsünün akciğere inmesinden kaynaklı, akciğerin fonksiyonunu kaybetmesi veya akciğere takviye edilmesi için bu cihaz acil ihtiyaç olarak kullanılıyor.

Pandemiden öncede ALS hastalarında, sinirsel olarak akciğerleri çalışmayan hastalarda veya kanser türü nedenlerle akciğeri çalışmayan hastalarda kısa süreli veya uzun süreli yıllarca bu cihazlara bağlı olarak yaşayan hastalarımız var. Evde kullanılan cihazlardan 10 seneyi aşkındır kullanan hastamız var.” dedi.

“Solunum alanında yapamayacağımız şey yok”

Solunum cihazındaki tecrübe ve birikimlerini anlatan deneyimli sanayici, BiNefes’i üretim süreci hakkında şunları aktardı: “Ev tipi solunum cihazı yaptığımızdan dolayı hem elektronik, hem de klinik olarak solunum verilerine sahibiz; altyapımız hazır. Bunları mühendisliğe çevirebilme yeteneğimiz olduğu için yoğun bakım ventilatörü yapmamız çok zor olmadı. Talep oluştuğunu gördüğümüz an iki aylık bir sürede elimizde hazır tasarım imkanlarını ve daha hızlı bulacağımız malzemeleri kullanarak mevcut şekilde 2 ay içinde tasarlayıp cihazı çıkarttık.

Türkiye’de solunum alanında en eski ve en büyük firmalardan biriyiz. Solunum alanındaki altyapımız çok iyi. Solunum alanında birçok şeye hazırız. Talep geldiği zaman solunum alanında yapamayacağımız bir şey yok. Çok kısa sürede ve hızlı yapacağımıza inanıyorum.”

BiNefes, yeni tasarım, son teknoloji

Zübeyir Murat, BiNefes’in tasarımının tamamen yerli, üretimdeki yerlilik oranının da yüzde 60 seviyesinde olduğunu kaydetti.

BiNefes’in piyasada kullanılan ventilatörlerle aynı işleve sahip olduğunu belirten Murat, cihazın avantajları hakkında şunları söyledi: “Basınçlı hava kaynağı ve basınçlı oksijenle çalışıyor. Son teknoloji olduğu için birçok avantajı var. Yeni ekipmanlar ve parçalar kullanıldı. Tasarımı daha yeni. Yazılımı bize ait. Kendi imkanlarımızla yaptığımız için piyasadakilerden de gayet uygun fiyatta.

Yoğun bakım ventilatörlerde istenen, basınçlı havayla çalışması. Basınçlı havanın avantajı, çok hızlı tepki veriyor, oksijeni yüzde yüz verebiliyorsunuz. BiNefes, kendi bataryası ile 8 saat çalışıyor.”

Yurt dışından yoğun talep var

Yeni bir tasarımla sahra tipi çantayla taşınabilir bir ventilatör üzerinde çalıştıklarını söyleyen Zübeyir Murat, BiNefes’e yoğunlukla ihracat talepleri olduğunu belirterek; Libya, Mozambik, Pakistan ve Irak’a ihraç ettiklerini Azerbaycan’la görüşmelerinin devam ettiğini söyledi. Irak ve Libya’dan tekrar sipariş aldıklarını dile getiren Murat, Türkiye’deki hastanelerden talep gelmediğini ancak yurt dışındaki taleplere de yetişemediklerini kaydetti.

“OSTİM’de olmazsanız yapamazsınız”

BiNefes’i üretirken OSTİM’in üretim altyapısından yararlandıklarını vurgulayan Zübeyir Murat, “Ekipman altyapımızın büyük bir kısmını OSTİM’de yaptırdık. OSTİM’de olmazsanız yapamazsınız. Çok büyük altyapı gerekir. Mekanik kısım da elektronik kısım da önemli. Siz kendi tasarımınızı yapıyorsunuz ama mekanik kısımlarda OSTİM’in altyapısını kullanıyorsunuz. OSTİM’in altyapısı olmadığı zaman kalırsınız ortada.” değerlendirmesini yaptı.

Yerli üreticilere şans verilmeli

Türk doktorları ve sağlık çalışanlarından üreticilere imkan sunmasını isteyen ForAs Genel Müdürü, “Bizim beklentimiz, zayıf olduğumuz noktaların doktorlarımız tarafından değerlendirilerek bize bildirilmesi. Böyle bir sistemin kurulması gerekiyor. Bizim daha iyi olabilmemiz için.

Yerli üreticilere şans verilmesi gerekiyor. Yerli üreticiler, mühendislerimiz çok iyi teknolojiye ve altyapıya sahipler. Türkiye’de yapamadığımız hiçbir şey yok. Şu anda teknolojiye ulaşabiliyoruz. Fakat siz ne kadar ürün üretirseniz üretin. Ülkenizde kullanamadığınız zaman, dışarıya satma şansınız çok az. Ülkemizde kullanıp, eksiğimizi hatamızı giderip daha iyi olmamız gerekiyor. Bu altyapının Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulup, cihazlarımızın eksik taraflarının raporlanacağı, belgelendirileceği düzeltme önerileri yapılacağı bir sistem. Biz üreticiyiz, üreticinin yapamayacağı bir şey yok. Zayıf taraflarımızın bize bildirilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“Devletimizin emirlerine hazırız”

Solunum alanında üretim yapan Türkiye’nin en eski firmalarından olduklarına dikkati çeken Zübeyir Murat, “Bu alandaki tecrübemizi ve bilgi birikimimizi yoğun bakım ventilatörü yaparak kanıtlamış durumdayız. Devletimizden gelecek her türlü emir ve istekleri karşılamak için hazırız. Bu tür ihtiyaçların karşılanması için elimizden gelecek her türlü imkanla devletimizin yanındayız.” mesajını verdi.

“Türkiye’de önde gelen firmalarımızdan”

OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi Yönetim Kurulu Başkanı Fatin Dağçınar, ForAs’ın, kümenin ilk üyelerinden olduğunu söyledi. Şirketin sektördeki yerine işaret eden Dağçınar, “Kendileri solunum cihazı konusunda Türkiye’de önde gelen firmalardan biri. Firmanın ev tipi solunum cihazları zaten vardı. COVID-19 sürecinde yeni bir model yapıp yoğun bakımda COVID-19 hastalarının tedavisinde kullanılabilecek yeni bir ürün ortaya çıkardılar. Kendileri bir süredir bunun üzerinde çalışıyorlardı. Şu anda ürün bitti yurtdışına da satışı yapılmakta.” dedi.

İç piyasada en büyük alıcının devlet olduğuna dikkat çeken Fatin Dağçınar, şu görüşleri dile getirdi: “Pandemi başlar başlamaz, devletimize, elimizden geldiği sürece, firmalarımızla hazır olduğumuzu belirttik; altyapılarını, eldeki cihazları hakkında raporlar verdik. Bu konuda yapılması gereken farklı bir şey varsa da buna hazır olduğumuzu ilettik. Fakat devletimizin altyapısının yeterli olduğu söylendi ve firmalarımıza maalesef bu konuda bir görev düşmedi.”